Aşk benliği yok eder ve geriye sadece Aşk baki kalır.Aşk tüm varlığın özündeki
nurdur.Nur esmasının bir anlamı da erdiren demektir.Ermek içinde benliğin
erimesi gerekir.İnsan benliğini erittiği zaman geriye sadece Aşk'ın varlığı
kalır.
Aşk,Allah'tan başka hiç bir mevcudat kabul etmez.Aşk insanda benliği erittiği
zaman benlik yok olur ve sadece Aşkın varlığı kalır.Geriye sadece Aşkın
varlığının kalması demek İllallah'ın şuurda zuhur bulması demektir.
İllallah'ın şuurda zuhur bulması için la ilahe denilmesi şarttır.La ilahe
demek yani tanrı yoktur demek için insanın bütün nefsi putlarından arınması
muhakkak gereklidir.İnsan nefsi putlarını la(yok) ettiği zaman yani benliğini
yok ettiğinde, kendine ayit zannettiği varlığını ortadan kaldırmış demektir.
HZ.MEVLANA buyurmuştur:
-AŞKIN sırları kime görünürse,artık onun varlığı kalmaz.O sevgilide yok
olur.Yanan bir mumu güneşin önüne koy! Sonra dikkat et,bak;o mum güneşin içinde
nasıl yok oluyor?Güneş’in önüne koyduğun mumun nuru,hem yoktur,hem de
vardır.Eserleri de öyle;hem yoktur,hem de vardır.İşte şu beden ateşi de,ruhun
nurunda tıpkı böyledir.Bu ateş hem vardır,hem de yoktur’.
İnsan kendine ayit olan varlığının olmadığını ve aslının la(yok) olduğunu
bilince erince Hz.Muhammed sav'ın ‘kaldır benliğini aradan ortaya çıksın Yaradan ‘sözü insan şuurunda zuhur eder.
Aşk'ın resulü hiçlik tir.RESUL olan hiçlik gelir,insanların benliğinin aslen
yok olduğunu ve var olan yegane mevcut varlığın Sonsuz-Sınırsız Tek Allah‘ın
olduğunu söyler ve insanları hiçliğe sevk eder.
Şems Tebrizi Hz buyurmuşlardır:
-Seni artık kimsenin eleştirmesi,aşağılaması ya da hor görmesi kırmamalı.Sen
eyer aşk yoluna düşmüşsen,zaten bunlar peşi sıra gelecektir.AŞK yoluna
düşmüşsen eyer,bilmelisin ki doğru yoldasın.Asıl seni hor görenler
aldanmıştır.Hak aşığı ,kendini eleştirene kem söz
etmez.Bilakis,bilmedikleri için onlara şefkat duyar,onların kusurlarını örter’.
Yunus Emre Hz Buyurmuşlardır:
Dövene elsiz gerek
Sövene dilsiz gerek
Derviş Gönülsüz gerek
Sen derviş olamazsın.
Benliği yok olduğu gerçeğine erip hiç olmuş aşık,kendisini eleştiren,kendisine
kızan,kendisine hor gören insanları da hoş görür.
Benliğini hiç eden aşık toprak gibi olmuştur.Ayaklar altında ezilse de,üzerine
tükürülse de ,o topluma bir şeyler kazandırmaktan vazgeçmez,devamlı toplumun
iyiliği için güzel insani değerler üretip topluma fayda sağlar.
Hacı Bektaş-ı Veli Hz buyurmuşlardır:
-‘İncinsen de incitme’ yine başka bir sözünde de buyurmuştur, ‘derviş olan
incinmez’
İnsanlar ne zaman incinirse bilmelidir ki incinen egosudur.Ego su olmayan insan
asla ve asla incinmez.
Benliğini yok etmiş aşık asla incinmez.İncinmek aşığın doğasında
yoktur.İnsanlar tarafından hor görülmek Aşığı incitmez.Aşık hor
görülse de hoşgörür.
Muhittin Arabi Hz. Ahadiyet risalesinde fenafillah hakkında ki görüşleri:
Resullük harflerinin varlığı,Allahu Teala’nın varlığıdır,gayri değildir.Zira
gayr için ne varlık var,ne fena var,ne isim var,ne müsemma var.Çünkü vücudu
olmayan şeyin fenası olmaz.Resulullah şöyle buyurdu:’Kim
nefsini bildi,rabbini bildi’ ve başka bir hadis de ‘Ben rabbimi rabbim ile
bildim’buyurmaktadır.
Şerhi:
-Resulullah’ın varlığı Allah’ın varlığıdır.Resulullah’ın kendine ait bir
benliği yoktur.Zira Resulullah’ın varlığında ki yegane varlık
Allah’tır. Hz.Muhammed’in varlığında Allah’tan gayri bir varlık
yoktur.Resulullah’ın ettiği tüm kelamlar Allah’ın kelamıdır.Resulullah’ın Tüm
ilmi Allah’ın ilmidir.Resulullah’ın tüm fiilleri Allah’ın fiilleridir.
Allah’ın varlığının dışında var zannedilen şeylere Muhittin Arabi gayri
kelimesi ile işaret etmiştir.Gayr için ne varlık var kelamından kasıt,Allah’ın
sonsuz sınırsız varlığı dışında zaten var olan bir varlık yoktur demektir.Gayr
için ne fena vardan murat.Allah’tan gayri bir varlık olmadığından dolayı Allah’ın dışında olan bir varlığın yok olması diye bir şey söz konusu
olamayacağı gerçeğidir.Eyer Allah’ın varlığı dışında bir varlığın varlığı var olsa idi o
varlığın yok olma ihtimali olurdu,yani o varlığın fenası olabilirdi.Allah'tan
gayri için isim yok kelamından murat,Bütün isimler ile isimlenen varlığın ALLAH
isimlerinin açığa çıkışı olduğunu söylenmektedir.Her ney adlandırılmış(müsemma)
ise ,o adlandırılan varlık aslında Allah’ın varlığıdır.Doğrusu bütün isimle ile
isimlenen sadece Allah’ın varlığıdır.Dünyada hangi ismi görürseniz bilin
ki o isim Hakkın manalarının açığa çıkışıdır.
Bir
şeyin yok olabilmesi için o şeyin yok olmadan önce var olması gerekir.Eyer
insanın varlığı var ise o zaman yok olma durumu olurdu,eyer insanın varlığı
zaten yok olduğu için fenası yani yok olması diye bir şey olmaz.Zaten yok olan
varlığın fenası(yok olması)diye bir şey söz konusu olamaz.Yok yoktur,var
vardır.Yokun yok olması olanaksızdır.Dolayısı ile insan hakikaten yoktur.İnsan
yok olduğu için insanın fena(yok olması) imkansızdır.Nitekim Muhittin Arabi hz. buna ispat olarak Hz.Muhammed sav’ın hadisi şeriflerini örnek
veriyor.Hz.Muhammed sav. ‘Kim nefsini bildi rabbini bildi’ hadisinin sırrını
anlatmamız gerekirse insanın kendini bilmesi rabbini bilmesi olarak
gösteriliyor.İnsanın kendisi Haktır.Hak bütün kainatın her zerresinde
mevcuttur.İnsan kendindeki varlığı Haktır.Dolayısı ile insan kendini
bildiği zaman hakkı bilmiş oluyor.Eyer insan Haktan ayrı bir varlık olsa idi,o
zaman kendini bildiğinde Hakkı bilemez ,kendi benliğini bilirdi.Hz.Muhammed sav. ‘her kim nefsini bildi rabbini bildi’ buyurmaktadır.Yani insanın nefsi
Hakkın varlığıdır,İnsanın kendine ait bir varlığı yoktur,İnsanın varlığı hakkın
varlığıdır.Dolayısı ile insan kendini bildiğinde benliğini değil Hakkı bilir çünkü varlığında Haktan gayrısı yoktur.
Resulullah‘ın ‘Ben rabbimi rabbim ile bildim’ hadisinde Hz.Muhammed rabbini bilecek bir
benliğinin olmadığını ,kendisin rabbini bilmesinin, yine rabbin kendisini
bilmesi olarak yorumlamıştır.Eğer Hz.Muhammed sav’ın kendine ait bir varlığı
benliği olsa idi o zaman Hz.Muhammed benliği ile Allah’ı
bilebilirdi. Hz.Muhammed kendi benliği ile Allah’ı bilse idi ‘Ben rabbimi
bildim’derdi fakat Resulullah ‘Ben rabbimi rabbim ile bildim
buyurmuştur. Hz.Muhammed'in kendine ait bir benliği olmadığını ,dolayısı ile
rabbini bilmesi de,kendi varlığında ki rabbin rabbi bilmesi olarak
yorumlamıştır.
Eyer Allah’ın
varlığının dışında kulun varlığı var olsa idi o zaman o kulun Allah’ı bilmesi
makbul olurdu.Fakat insanların kendine ait bir benliği asla yoktur.Dolayısı ile
insanın Allah’ı bilmesinden murat Allah’ın kendi seyrinde kendini bilmesidir.
Muhittin Arabi hz. fenafiallah yazısının devamında şöyle buyurmaktadır:
Sen,sen olmadın belki sen sensiz O oldun.Amma O sende dahil değil ve sen dahi
O’nda dahi değilsin.O senden hariç değil,sen dahi O’ndan hariç değilsin.Ve bu
kelamlar ile ben kast etmedim ki sen gerçekte mevcutsun,sıfatın da
mevcuttur;belki sen hiç mevcut değilsin,zira senin vucudun Hakk'ındır.
ŞERHİ:
Sen,sen olmadın belki sen sensiz O oldun kelamının hikmeti:
Senin ben dediğin
varlık aslen yok dur.Yani senin benliğin yoktur.Senin varlığında var olan O’nun
varlığıdır.Benliğin hiçbir zaman var olmadı,Var olan hep Allah idi.Ve senin
varlığında var olan Haktır.
O sende
dahil değil kelamında ki mana:
İnsanlar bir
kendi var zannedip kendini var zannettik den sonra bide kendi özünde Hakkı var
zannediyor.O yüzden bir ben varım birde özümde hak var algısının yanlış
olduğunu belirtmek için Muhittin Arabi hz ,O sende dahil değil buyurmuşlardır.
Sen sensiz o
oldun kelamından murat:
Senin ben
dediğin varlık aslında hiç tir.Senin kendinin zannettiğin varlık senin
değildir.Çünkü benliğin yoktur.Senin varlığında var olan mutlak varlık
Haktır.Varlığın tamamı ile Hakkın varlığıdır.Varlığında Haktan gayrısı asla
yoktur.O yüzden senin sen sandığın varlık sen değil Haktır.
Ama o
sende dahil değil kelamından murat:
Bazı
insanlar Hak benim içimdedir gibi zanlara kapılmaktadır.Bir kendisi var bir de
içinde olan Hak vardır gibi algı hatasına düşüyor.Bu batıl bir gerçektir.Zira
senin benliğin yok ki ,benliğinin içinde Hak olsun.Hakikat Haktan başka
mevcudat olmadığı gerçeğidir.
Sen dahi
O’nda dahil değilsin kelamından murat:
Bazı
insanlar ben Hakkın içindeyim demektedir.Kendini Hakkın içinde
zannetmektedirler.Halbuki bir Hak birde insanların varlığı yoktur.Sadece Hakkın varlığı vardır.Sadece sonsuz sınırsız Allah’ın varlığının olduğunu ve Allah' tan
gayri bir varlığının olmadığını bilmeyenler,Hak benim içimde ya da ben Hakkın içindeyim gibi hatalı algılara düşmektedir.Hakikat de sonsuz sınırsız Allah’ın varlığından
gayri varlık asla yoktur.Allah her zerrede esması ile mevcuttur.O yüzden
kendini Hakkın varlığının içinde zannetmek gaflettir.Çünkü senin ben dediğin
varlık aslen yoktur.Yok olan bir varlık Hakkın varlığının içinde olamaz.Var
olan yalnız sonsuz-sınırsız Allah’tır.
Sen O’ndan hariç değilsin kelamından murat:
Sen Hakkın varlığının dışında bir varlık değilsin.Varlığını Haktan ayrı
görme,zira varlığın Allah' ın varlığı ile vardır ve Allah’ın varlığı ile
kaimdir.Bir Allah bir de sen yoksun.Varlığında kendi benliğin var
zannedip,kendini Haktan ayrı zannetme.Zira varlığın da ki mevcudiyet yalnız
Hakk'tır.Kendi varlığını Allah’tan gayri zannetme ,zira senin var zannettiğin
benliğin yok olup varlığında var olan yegane varlık Haktır.
Sen dahi O’ndan hariç değilsin:
Kendi varlığını hakkın varlığın dışında zannedip kendini Haktan ayrı bir varlık
zannetme.Hakkın kendi varlığından öteleme.Hakkın varlığı senin varlığındır.Senin
varlığın Hakkın varlığıdır.Senin varlığın Hakkın varlığının dışında bir varlık
değildir.Zira Hak dediğin varlık ,her insanda,her zerde mevcut olduğu gibi Tüm
varlık dan ayrı değildir.Varlık Allah’ın varlığı ile vardır.Varlık Allah’ın
varlığı ile kaimdir.Zira tüm varlık Hakkın varlığıdır.Hakkın varlığı dışında
bir varlık asla yoktur.O yüzden insanın varlığı ,Allah' ın varlığından hariç
değildir.
Zira bu kelamlar ile ben kast etmedim sen gerçekte mevcuttur,sıfatın
mevcuttur’kelamından murat:
Zira zannetme ki sen mevcutsun.Senin aslın hiçlik tir.Ne fiilin mevcuttur,ne
ismin mevcuttur,ne sıfatın mevcuttur,ne zatın mevcuttur.Fiilin Hakkın fiili,ismin Hakkın ismi,sıfatın hakkın sıfatı,zatın Hakkın zatı dır.Zira
insanın kendine ait bir fiili,ismi,sıfatı ve zatı mevcut değildir.O yüzden
kendi benliğini var zannetmek hatadır.Var olan yalnız Haktır.
Belki sen hiç mevcut değilsin,zira senin vucudun Hakkın dır’ kelamından murat:
İnsan varlık kokusu dahi almamıştır.Allah insanı kendi isimlerini seyretmek
için yaratmıştır.Dolayısı ile insanın varlığı sadece Hakkın varlıdır.İnsanın
kendine ait bir varlığı asla yoktur.İnsanın benliği hiçbir zaman var
olmamıştır.Zira insanın varlığı Hakkın varlığıdır.
Muhittin Arabi hz. devam eden fenafiallah yazısında buyurmuştur:
Ve dahi
sen dahi kendi nefsinle var olmuş değilsin,Allahu Teala ile bile var olmuş
değilsin.Ve sen Allahu Teala da dahi var olmuş değilsin,Allahu Teala da ile
bile var olmuş değilsin.Ve sen nasıl fani oldun,nede mevcut oldun;belki de
sen,sensiz O sun ve O sendir.Eyer sen kendi nefsini bu zikretdiğimiz gibi
bildin ise tahkiki Allah' ı bildin.Eyer bilmedin ise Allah’ı bilemedin.
ŞERHİ:
Ve sen dahi kendi nefsinle var olmuş değilsin’ kelamından murat:
İnsan kendi ile var olmuş değildir.Senin varlığın kendinden değildir.Senin
varlığın Hakkın dır.Senin varlığım dediğin benliğin değildir.Zira senin
varlığın Hakkın varlığıdır.Varlığın Hakkın varlığı ile vardır.Fiilin Hakkın fiili ile vardır.Manaların Hakkın manaları ile vardır.Sıfatın Hakkın sıfatı ile
vardır.Zatın Hakkın zatı ile vardır.Kendine ait bir varlığın asla yoktur.Varlığında
var olan yegane varlık sadece Haktır.
Allahu Teala ile bile var olmuş değilsin’ kelamından murat:
Bazı insanlar zannetmektedir ki,Hak beni varlığı ile yaratmış ve benim varlığım
olmuştur.Varlığın zannettiğin Hakkın varlığıdır.Fakat sen Hakkın varlığı ile
var olmadın,Çünkü sen hiçbir zaman var olmadın.Var olan yalnız Haktır.Sen
asla ve asla yoksun ,kendi varlığın hakkın varlığıdır diye işaret etmemizden
dolayı sakın zannetme ki Hakkın varlığı ile var oldum.Yani Hakkın varlığı ile var olan bir benliğin var zannetme.Dolayısı ile Varlığında var olan yegane
varlık Haktır.Sen asla mevcut değilsin.Senin benliğin yoktur.Sen hiçsin,Sen
yoksun.Varlığının Hakkın olması senin benliğinin olması demek değildir.Çünkü
insanın benliği asla ve asla yoktur.İnsanın oluşmuş bir benliği yoktur.
Ve sen ALLAH u Teala da dahi var olmuş değilsin’kelamının manası:
Bazı insanlar,Kendi varlığını Allah' ın varlığında var olmuş
zannetmektedir. Allah kendi varlığında, beni yarattı,Kendi varlığının içinde beni
yarattı gibi algılar zandır ve gerçek dışıdır.Allah sadece kendi manalarını
yarattı,Allah kendini seyretti.Düşünün bir aynanın karşısına geçiyorsunuz.Siz
başkasınız,aynada ki görüntü başka birisimi.Sizin varlığınız Ayna nın
varlığının aynıdır.Yalnız aynadaki görüntü sizin varlığınızın başka bir mahalde
gözükmesidir.Siz ve Aynadaki görüntü aynıdır.Yalnız aynada zatınız
yansımaz.Aynada sıfat,özellik ve fiiller yansır.Aynı şekilde Allah’ın da Zat’ı
aynada yansımaz ,o yüzden zat bilinmekten münezzehtir.Allah'ın
sıfatı,esmaları,fiilleri Kainat aynasında yansır.Dolayısı ile kainatın varlığı
ve insanın varlığı Allah'ın varlığıdır.İnsanın aynadaki görüntüsü nasıl
kendinden gayri değil fakat kendinden gayri gibi gözüküyorsa.Kainat ve insanda
Allah'tan gayrı gözükse de Allah' tan ayrı değil Allah'ın varlığıdır.Allah bilinmeyi murat ettim,alemleri yarattım’ kelamından kastedilen yaratma fiilinin
hakikatini söylememiz gerekir ise ,Allah başka bir varlık yaratmadı ,kendi
manalarının seyri için kainatı yarattı dolayısı ile Kainat ve insan adı
altından olan varlık Allah'tan gayri değildir.Aydaki görüntü nasıl senden gayri
değilse,Kainat ve insan da Allah'tan gayri değildir.Allah'ın
sıfatı,esması,fiili Kainat ve insan aynasında yansımıştır.Dolayısı ile insan ve
kainat altında olan varlık Allah’ın varlığıdır.O yüzden insan Allah ile var
olmuş olan bir benliğinin olduğunu zannetmesi zandır.Zira İnsan adı ile
isimlenmiş varlık sadece Hakkın kendisidir.İnsan asla var olmuş değildir.
Allahu Teala
ile bile dahi var olmuş değilsin sözünün manası:
Varlığımda
hem Hakk var hem ben varım algısı zan dolu bir algıdır.Varlığında hem Hakk var
ve sen yoksun.Varlığında var olan sadece Haktır.Nefs-i muhlime halinde olanlar
bazen kendi varlıklarında hakkı görür bazen kendi benliğini görür.Bazen de HAK
ile birlik de varım algısına düşer.Bunların hepsi zandır ve gerçek dışıdır.Var
olan yegane varlık Haktır.Haktır gayri asla bir varlık yoktur.Haktan gayri
varlık olmadığı gibi Haktır gayri bir varlık olma zannı dahi yoktur.O yüzden Hak bir şey ile birlikte varım algısı hatadır.Çünkü Allah ile birlik de
var olan hiçbir varlık yoktur.Allah var idi onunla beraber başka hiçbir şey yok
idi ve şu an Allah'ın var olduğu ,Allah’ın dışında hiç bir şeyin var olmadığı
anın kendisidir hadisince,İnsan Hak ile birlik de var değildir.Çünkü Allah var
idi onunla beraber başka hiçbir şey yok idi.O yüzden bu hadis insanın
varlığında dır.İnsanın varlığında da Allah vardır ve Allah ile beraber başka
hiçbir şey yok idi.O yüzden insan Hak ile birlik de beraber var değildir.Nitekim
insan yoktur,insanın benliği varlık kokusu dahi almamıştır.İnsan hiçbir zaman
var olmamıştır.İnsan suretinde olan yalnız Haktır.Haktan gayri mevcut asla
yoktur ve var olmamıştır.İnsan hiçtir,Hak heptir.
Ve sen
ne fani oldun,ne de mevcut oldun;belki sen,sensiz O sun ve O sendir kelamının
manası:
Ne sen
fani(yok) oldun,yok olman için var olman gerekirdi.Var değilsin ki yok olasın
,Yok dahi değilsin ki var olasın.Mevcut olmayan bir varlığın yok olması
olanaksızdır.İnsan mevcut değildir.İnsan mevcut olsa idi ,Allah'tan gayri bir
varlığın mevcudiyeti söz konusu olurdu.Haktan gayri bir varlığın mevcut olması
ise imkansızdır.Şeytaniyet Haktan gayri varlık vardır zannıdır.Halbuki Allah sonsuz sınırsız varlığı ile kainatın her zerresinde esması ile mevcuttur.Varlık
da Haktan gayri bir mevcudiyet asla yoktur.Varlık da Haktan gayri bir
mevcudiyet asla yok ise o zaman ,İnsanın benliği var olmamıştır.İnsan suretinde
ve siretinde olan yalnızca Haktır.İnsanın varlığında Haktan gayri bir
mevcudiyet asla yoktur.Hz.Ali' nin deyimiyle içinde bulunduğumuz bu an ,Allah'ın
var olup Allah'ın dışında hiçbir şeyin var olmadığı anın ta kendisidir.Sende
sen yoktur,sende sadece Hakk vardır.O yüzden sen ,sensiz O sun.O dediğin varlık
sensin.Hakkın varlığı öyle bir sendedir ki,varlığında Allah'tan gayrısı mevcut
değildir.Zannetme ki varlığın da sen varsın ,varlığın diye adlandırdığın Hakkın varlığıdır.Sen aslen zaten hiçbir zaman var olmamış bir yoksun,bırak yok olmayı
hiçbir zaman var olmadın.
Senin
varlığın Haktır.Ama sakın ben Hakkım demeyesin.Çünkü senin varlığında benlik
yoktur.Ben Hakkım demek eksik ve noksan bir anlayıştır.Çünkü hakikatte sen
yoksun ,o yüzden ben demen, Hakkın varlığını benlik ile sahiplenmene yol
açar.Kimse hak olamaz,çünkü haktan gayri bir mevcut asla yoktur.Bir insanın Hak olması için var olması gerekir.Hakkın varlığının yanı sıra birde
senin varlığı var ve sen Hakk oluyorsun algısı hatalı bir algıdır.Çünkü
sen yoksun ki bir de Hak olasın.Hem Hakkı hem de kendini var zannetmek ikilik
dir.İkilik de şeytanın ruhudur.Haktan başka mevcudat asla yoktur.Eyer sen
zannedersen ben Hakka erdim ve Hakk oldum bu yanlış bir algıdır.Var olan yalnız
Haktır.Senin Hakka ermen senin gerçekten yok olduğu bilip ve hiçbir zaman var
olmadığını kavraman,ve mevcut olan yegane varlığın Allah'ın varlığını olduğunu
bilmektir.O yüzden Ben Hakkım demen kendi benliğine varlık atfetmendir.Kendini
varlık atfetmen kendi benliğini var zannetmendir.Kendi benliğini var zanneden
insan velayet yolunda değildir.Velayet gerçek anlamda yok oluşunu
yaşamaktır.Ben Hakkım deyip kendini var zanneden kişi velayet yolunda
değildir.Ben Hakkım kelimesini söyleyen kendini ermiş zannediyor.Halbuki Ben
Hakkım algısı yanlış ve hatalı bir anlayıştır.Hakikatte hiçbir benlik
yoktur.Eyer yokluğunu hakkı ile yaşasaydın,ben Hakkım demezdin ve ben
kelimesini kullanmazdın.Sadece Haktan gayrı mevcudat yoktur derdin,Benim diye
var zannettiğin varlığında Haktan gayri mevcut yoktur.Asla sen Hak olmadın,varlığın tamamen Hakkın varlığındır.İnsanın benliği asla varlık kokusu
almamıştır.Bunu bilen kişi hakkı ile miracını tamamlayan ve Allah’ı hakkı
ile bilen kişidir.
Muhittin Arabi Hz. Fenafiallah yazısının devamında şöyle buyurmuştur:
Ariflerden bazıları dediler ki:’Allahu Teala’yı bilmek,vücudu fena eylemek ile
ve fenayı fena eylemek ile olur.’Bu
kelam ise hata-yı mahs ve sehv-i aşikardır.ALLAH Teala’yı bilmek vücudu ifnaya
ve fenayı dahi ifnaya muhtaç değildir.
ŞERHİ:
Bazı arifler zannediyor ki ,Allah'ı bilmek varlığını yok etmekle
olur,hatta daha sonra varlığı yok etmeyi başardıkdan sonra ,yok etme algısını
da yok etmek gerekir zannetmektedir.Oysa Allah'ın varlığını bilmek için varlığı
yok etmek ihtiyaç yoktur.Çünkü varlık zaten yoktur,insanın ve varlıkların
benliği zaten yoktur.Yok olan bir şeyi yok etmeye çalışmak ahmaklıktır.Varlık
zaten yoktur,senin ve insanların benliği zaten yoktur ki yok olmasına ihtiyaç
olsun.Fenafillah yok olmak değil,yok olduğun gerçeğini yaşamaktır.İnsanların
ben yok olacağım ve sonra Hakka ereceğim diye zannetmesi hatalıdır.Çünkü insan
zaten yoktur yok olan bir varlık nasıl yok olsun.Fenafillah hakikatte yok
olmak değil,Allah'ın varlığının yanında yok olduğun gerçeğini hatırlayıp
yaşamaktır.Sen kendini varda zannetsen ya da kendini yok da zannetsen bir şey
değişmez çünkü zaten yoksun.Fakat eyer yok olduğun gerçeğini yaşar isen ,o
zaman sadece Allah'ın mevcut olduğunu bilecek ve Allah’ ı hakkı ile
bileceksin.Allah’ı hakkı ile bilmek demek,Allah'tan başka hiçbir varlığın var
olmadığını ve ve olan yagane varlığın sadece Allah'ın olduğunu bilmek
demektir.Kendini var zanneden Allah’ı bilemez.Aynı zamanda kendinin yok
olacağını zannedip yok olmaya çalışan da Allah'ı bilemez.Çünkü sen zaten aslen
yoksun,yok olmaya çalışmana gerek yok .Hakikat yolcusunun yapacağı şey yok
olduğu gerçeğini yaşamaktır.Yani sen zaten yoksun fakat şuurunda zan kapladığı
için bu gerçeğin farkında değilsin.Fakat ben zaten yokum ve hiçbir zaman
kendime ait bir benliğim olmamış ,var olan yegane varlık ezelden ebede kadar sadece Allah'tır dersen gerçeği iyi bir şekilde kavrarsın.O yüzden senin
yok olmaya ihtiyacın yoktur.Senin zaten yok olduğun gerçeğini yaşayıp sadece
Allah'ın mevcut olduğu sırrına ermen lazımdır.Çünkü Allah'tan gayrı mevcut asla
yoktur.Allah'ı tekliği ile bilir isen zaten yok olduğun gerçeğini kavrayacaksın.O
yüzden Allah'ı bilmen için senin yok olmaya ihtiyacın yoktur.Allah'ı bilmen
için Allah'tan gayrı mevcut olmadığını ve her zerrede esması ile mevcut olanın
Yalnız Hakkın olduğunu bilip yaşamak gerekir.
Muhittin Arabi Hz Fenafillah yazısının devamında buyurmuştur:
-‘Eşyanın hiçbir vucudu yoktur,cümle vucut HAKKIN dır.Bir şeyin vucudu olmaya
elbet de O nun fenası dahi olmaz.Zira fena,isbat-ı vucuddan sonra olur.ALLAH
Teala’nın gayrısına ise vucut isbat etmek şirktir.’
ŞERHİ:
Eşyanın yanı maddenin kendine ait bir varlığı asla yoktur.Madde diye görülen
aslında manadır.Esma manalarının bizim algımıza göre şekil suretinde görülmesi
madde dir.Aslında tüm madde diye var zannedilen şeyler Allah'ın esma
manalarıdır.Dolayısı ile madde diye kendine ait bir şey yoktur,sadece madde adı
ile esma manalarının açığa çıkışı vardır.Dolası ile kainatın varlığı Allah isimlerinin açılımı olduğundan kainatın varlığı Allah'ın varlığıdır.O yüzden
kainat diye görülen Haktır.Kainat Hakkın varlığı olduğundan ,yine Kainat ismi
altında var olan yine Sonsuz Sınırsız Allah’ın esma manalarıdır.Dolayısı ile
Kainat da Allah'tan gayri mevcudat yoktur diyoruz.
Bir şeyin varlığı olmaz ise, onun fenası(yok olması)da olmaz.Bir şeyin yok
olması için onun var olması gerekir.Yok olan şey zaten yok olmaz,yok yoktur,yok
neden yok olsun ki.Var olan için yok olmak gerekir.Ama varlık var değilse o
zaman yok olması diye bir şeyde olmaz.O yüzden fena(yok olmak)
olanaksızdır.Bizler fenafillah’ı yok olmak değil,yok olduğun gerçeğini yaşamak
olarak yorumlayalım.
Bir
varlığın varlığı ispat etmekten sonra o varlığın yokluğa iletmek gerek.Fakat
Allah'ın varlığının dışında,hiçbir varlığın varlığı yoktur.Eyer insan kendini
var zannederse Bu şirktir.Eyer insan kendini var olduktan sonra yok olduğunu
zannederse buda şirktir.Çünkü ben yok oldum diyerek ,yok olmadan öncesinde
kendine varlık ispat etmektedir.İnsanın kendine varlık ispat etmesi tamamı ile
şirktir.Halbuki insan var değil yoktur.İnsan hiçbir zaman var olmamıştır.İnsanın
kendinin zannettiği varlığı kendinin değil sadece Hakkın dır.İnsanın kendini
mevcut görmesi şirktir.İnsanın varlığından Allah’tan gayri bir mevcudiyet asla
yoktur.Her zerrede mevcut olan esması ile sadece Allah'tır.
Allah teklik sıfatı ile bilinir.Allah'ın bilinen yönü tekliğidir.Her kim tekliği bildi
Allah'ı bildi her kim tekliği bilemedi Allah'ı değil hayalindeki varlığı
bildi.Allah'ın varlığından gayrı varlık vardır kabulü şirk tir.Şirk
ikiliktir.İkilik ise şeytandır.
Muhittin Arabi Hz. Fenafillah yazısının devamında şöyle buyurmaktadır:
Eyer
sen kendi nefsinin ne vucudu var,ne fenası var olduğunu bildin ise tahkik Allahu Teala’yı bildin.Eyer bilmedin ise Allahu Teala’yı bilmedin.Bazı Ariflerin
marifetullahı vücudun fenasına ve mevdudun dahi fenasına ve fenanın dahi fenasına
izafet eylemesi ispat-ı şirktir.Mesela sen ‘Allahu Teala’yı bilmek vücudu ve
mevcudu fena etmek ile fenayı dahi fena etmek ile hasıl olur’.dediğin vakitte
Allahu Teala’nın gayrisine vucut ispat etmiş olursun.Bu ise umum ehlullah
indinde şirktir.Zira Hz.Muhammed sav. ‘kim nefsini bildi rabbini bildi’.demişir;’Kim
nefsini fena etti rabbini bildi’ dememiştir.
ŞERHİ:
Eyer insan kendi varlığının yok olduğu gerçeğini ve hem kendinin, hem
insanların,hem de tüm varlığın kendine ait bir benliğinin olmadığını bildin ise
Allah'ı bildin. Allah'ı bilmek demek sadece Allah’ın mevcut olduğunu bilmek
demektir.Eyer hem kendi benliğinin,hem insanların benliğinin,hem de varlıkların
benliğini var zannedip Allah'tan gayri bir mevcudiyet kabul ettin ise Allahu Teala’yı bilmedin.
Bazı arifler zannediyor ki varlığımızı yok edicez,sonra varlığımızı yok etmeye
çalışmayı yok edicez,Sonra tüm yoku yok etme işlemini dahi bırakıp yokluğumuzu
yaşayacağız zannetmesi şirktir.
İnsan
Allah'ı bilmek için kendi varlığını yok etmek gereklidir dediğinde şirk koşmuş
olur.Çünkü kendinde varlık görmektedir.İnsan kendi varlığını yok etme algısı
yok etmek gerekir dediğinde gene şirk koşmuş olur.Çünkü kişide halen yok etme
arzusu olduğundan var olma zannı vardır.Çünkü yok etmek demek ,daha önce var olmak
demektir.Yok olan bir varlık zaten yok olmaz ki,var olan bir varlık yok
edilmesi gerekir.O yüzden ariflerin varlığını yok etmeyi ve sonra yok etme
algısını yok etme haline girmesi halen kendilerine varlık verme zannından
vazgeçmediklerinin kanıtıdır.Oysa insanın kendisine varlık vermesi
şirktir.Kendini önceden var zannedip şimdi yok zannetmekte şirktir.Çünkü
önceden kendinin var olduğunu zannediyor.Oysa ezelden ebede kadar Allah'tan
başka mevcudat asla yoktur.Allah tektir,ortağı yoktur demek:Teklik de ortağı
yoktur demek.Yani o tektir,ondan başka tek yoktur;Allah tektir ve ALLAH’dan
başka var olan yoktur.O yüzden insanın kendini şimdi yok olmuş fakat önceden
vardım diye zannetmesi gene şirktir.Çünkü ilk zamandan son zamana kadar,ezelden
ebede kadar Allah'ın dışında başka hiçbir mevcudat yoktur ve var olmamıştır.Yok
olmanın espirisi,yok olduğun gerçeğini yaşamaktır.Yok olduğun gerçeğini yaşamak
ise Allah'tan gayri bir mevcudiyetin asla var olmadığını bilmek içindir.Eyer
insan kendini daha önceden var zannedip,daha sonra yok olduğunu zannediyorsa
hakkı ile yokluğunu yaşamamıştır demektir.Çünkü hakkı ile yokluğunu yaşayan
bilir ki sonsuz sınırsız Allah'tan gayrı bir mevcudiyet asla var olmamış ve
Allah'ın gayri bir varlık hiçbir zaman varlık kazanmamıştır.O yüzden yok olmaya
çalışmak hatta fenayı fena eylemek(yok olma çabasını yok etmek) halinde bulunan
kişi asla Allah'ı bilememiştir.İş de bu yüzden varlığın fenası(yok
olması),fenanın fena olması(yokluğun yok olması) gibi algılar zanni ve gerçek
dışı algılardır.Varlığın yok olmasına ihtiyaç yoktur,Çünkü varlık zaten
yoktur.İnsanların benliği zaten yoktur,tüm varlığın kendine ait benliği zaten
yoktur.Var olan yalnız sonsuz sınırsız olan Allah' tır.
Hz.Muhammed sav. nefsini yok eden rabbini bilmiş dememiştir.Hz.Muhammed sav. nefsini
bilen rabbini bilir demiştir.Çünkü insanın varlığında asla kendine ait bir
benlik yoktur,İnsanın varlığında mevcut olan insanın kendi değildir,İnsanın
varlığında mevcut olan yegane varlık sadece Allah’ın varlığıdır.İnsan ismi olan
varlık da Haktan gayri bir mevcudiyet asla ve asla yoktur.Bu yüzden insanın
nefsini bilmesi rabbini bilmesidir.İnsan eyer kendi benliği var olsa idi
nefsini bilmesi kendini bilmesi olurdu.Fakat Hz.Muhammed sav. nefsini bilen rabbini
bilmiştir’buyurmaktadır.Dolayısı ile Haktan gayri bir mevcut olmadığına göre
insanın varlığında var olan yegane mevcut Haktır.
Muhittin Arabi Hz Fenafillah yazısının devamında buyurmuştur ki:
Ba-husus ki
Hakk’ın gayrına vücud isbat etmek fena etmeye münakızdır;Çünkü bir şeyin sübuti
caiz olmaya,onun fenası dahi caiz olmaz.Vücudun la-şey dir.La-şey’in ise şey-i
ahara izafeti şu vecizle caiz olur:Gerek fani ve gerek gayr-ı fani,zira vucudun
haddi zatında la-şeydir,la şey dahi mevcut da değildir,madum da
değildir.Resulullah şöyle işaret buyurudular ki:Sen ma’dumsun,nasıl ki sen
kable’t-tekvin ma’dum idin.Kable’t tekvin ma’dum olduğun gibi şimdi dahi öylece
ma’dumsun.An-ı ezelde öylece ma’dum idin,an-ı ebedde dahi öylece
ma’dumsun.An-ı kıdemde dahi o türlü ma’dum idin,şimi anda dahi öylece ma’dumsun.
ŞERHİ:
Allah'ın gayrını var zannetmek ve sonra o varlığın yok olmasını istemek çelişkili bir
durumdur.Bir şeyin varlığının olması ,onun yok olmasını gerektirmez.Çünkü var
olan bir şey yok olmaz,yok olan bir şeyde var olmaz.Varlık Allah’ın varlığıdır
ve Allah’ın varlığı yok olmaz.O yüzden var olan bir şey yok olmaz.Varlığı tümü
Hakkın varlığıdır o yüzden var olan bir şeyin yok olması caiz değildir.
Varlığın hiçbir şey değildir.Hiç bir şey olanın ise ,varlığı Allah’a devredip
varlık Allah’ın dır demesi için,Hiçbir şey olduğunu bilmesi, hatta hiçbir şey
olmasının dahi bir hiç oluşunu bilmesi gerekir.Var mısın ki ,kendini yok olucu
zannediyorsun.Sen hiçbir zaman var olmamış bir yoksun ve hiçbir şeysin.Hiç bir
şey mevcut değildir.Hatta var olmaması demek dahi doğru değildir.Çünkü hiçbir
şey var değildir.Var olan yegane varlık Allah’ın varlığıdır.
Resulullah işaret buyurmuştur ki:Sen var olmayansın,Nasıl Allah seni yaratmadan
önce yok idin,ALLAH insanı ve tüm varlığı yaratıkdan sonra da yoksun.Ezelde de
yok idin,ebed de de yok isin.Varlığın başlagıcından önce var değildin.Varlığın
var olmasından sonra da var değildilsin.
Muhittin Arabi Hz bir sözünde şöyle der’HAK kendini yarattı’.
Allah'ın
yaratması başka bir varlık yaratması değildir.Yaratma denilen şey Allah’ın
kendini seyridir.Allah Kainat ve insan aynasında Kendi sıfatı,isimlerini ve
fiillerini seyretti.Dolayası ile yaratılış denilen şey ,Allah'ın kendinden
kendine olan seyridir.Dolayısı ile Allah ayrı bir varlık değil kendi varlığının
seri ile kendi varlığını zuhur ettirdi.Dolayısı ile Kainat,insan ve diğer tüm
varlıklar Allah'ın isim,sıfat ve fiilleridir.Dolayısı ile başka ikinci bir
varlık yaratılmamıştır.Dolayısı ile Allah'tan gayrı varlık asla yoktur.Varlık Allah'ın varlığıdır.Dolayısı ile insan var olmamış ve varlık kokusu
almamıştır.İnsan suretinde olan Allah'ın isimleri,sıfatları,fiilleridir.İnsan
Allah’ın varlığı dışında bir varlık değil ,Allah'ın varlığındaki özellikleri
açığa çıkartan bir varlıktır.Siz aynada kendinize baktığınızda kendinizi değil
başka birini görmezsiniz.Aynaya bakan her insan kendini görmek ister.Hiç aynaya
bakıp kendini görmek istemeyen bir insan var mıdır.İnsanın aynaya bakma sebebi
kendini görmektir.O yüzden Allah'ın kainatı ve insanı yaratma sebebi de kendini
görmektir.Eyer kendini görmek ve kendini seyretmek istemese idi o zaman kainatı
ve insanı yaratmazdı ,Kendini sıfatlarını,isimlerini,fiillerini görmeyi
diledi ki Kainatı ve İnsanı yarattı.Başka varlıkları görmek için kainatı
yaratmadı,Sen nasıl aynaya kendine bakmak kendini seyretmek için bakıyor isen Allah da kainatı ve içindeki tüm varlıkları kendini özelliklerini seyretmek
için yarattı.Kainatı yaratmaktan murat Allah’ın kendini görmek
istemesi ve kendi manalarını seyretmek istemesidir.
İnsan kainat var olmadan önce yoktu,Sonradan var oldu algısı hatalı bir
algıdır.Nitekim Hz.Muhammed,Allah yerleri ve gökleri yaratmadan önce Kendi var
idi başka hiçbir şey dedikden sonra Hz.Ali hikmetin devamı olarak demiştir ki
‘el an öyledir’,yani bunda o anda ki gibidir.Hz.Ali'nin kast ettiği hikmeti
açıklamamız gerekirse içinde bulunduğumuz şu an Allah'ın var olup Allah'ın dışında
hiçbir şeyin var olmadığı anın kendisidir.Yani zannetmeyin ki Kainat ve
insanlar yaratılmazdan önce Allah var idi başka bir şey yok idi;nitekim Allah'ın varlığında değişen bir şey yoktur,kainat ve insan yaratıldıktan sonra da
Allah vardır ve Allah'ın varlığı dışında hiçbir şey yoktur.Allah kainatın ve
insanın varlığını yaratarak ,görünmezlik halinden görünme haline geçiş
yaptı.Dolayısı ile nasıl Kainat yaratılmadan önce Allah kendi kendine
idi,Kainat yaratıldıkdan sonra da Allah kendi kendinedir ve Allah’tan gayrı
bir mevcudiyet asla yoktur.Bu sırrı anlayan Hz.Muhammed ve Hz.Ali’nin sırrını
anlamış ve velayet ehli olmuştur.Hz.Muhammed’in ve Hz.Ali'nin sırrını en güzel
çözen insanlardan biri Muhittin Arabi Hz’dir,o yüzden Hz.Muhammed ve Hz.Ali sırrı olan
velayet yolunu anlatmak için bu işin en iyi üstadını seçtik ve size şerh
ettik,Allah hazmımızı kolaylaştıra.
Eren Şanlı'nın Hiç Aşık Eren ismi ile çıkardığı Aşkın Miracı eserinden alıntı. Kitabı tüm internet kitapevlerinde bulabilir ayriyeten kitapçılardan sipariş edebilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder